Frida Kahlo Pablo Picasso’nun bile, Biz onun gibi insan yüzleri çizmeyi bilmiyoruz diye bahsettiği ünlü ressamdır. Hal böyle olunca hakkında ise bir çok soru cevaplarını aramaktadır. Kimdir? hayatı boyunca neler yapmıştır, resimleri, ilişkileri, çalışmaları, sözleri, ölümü ve hakkında bilinmesi gereken her şey…
1907 yılının Temmuz ayında dünyaya gelen Frida Kahlo, Macar Yahudisi fotoğrafçı Wilhelm Kahlo ve Kızılderili asıllı Matilde Calderon Gonzales’in dört kızından 3.sü olarak doğmuştur. Yengeç burcudur, ancak ilerleyen senelerde doğum tarihini Meksika devrimi’nin gerçekleşmiş olduğu 7 Temmuz 1910 tarihi olarak ilan etmiştir. Çünkü yaşantısına Modern Meksika ile birlikte başlamış olmayı istemiştir. Kardeşleri’nin isimleri, Maria Luisa, Cristina, Adriana, Margarita, Matilde ve Wilhelm’dir.
Doğduktan sonra annesinin sütü kesilmiş ve onu süt annesi emzirmiştir. İlerleyen yıllarda bu olayın yaşanması sonucu süt annesinin de resimlerini yapmıştır. Henüz 6 yaşında iken çocuk felci geçirmiş o nedenle bir bacağı diğerinden daha ince kalmıştır. Bu yüzden hep bacaklarını gizleyen kıyafetler tercih etmek zorunda kalmıştır.
Frida Kahlo eğitim hayatı, geçirdiği kaza;
Geçirdiği bu hastalık sonucu ilerleyen süreçte Tıp eğitimi almak istemiş ardından, Mexico City’de Ulusal Hazırlık okulunun Tıp Eğitimi bölümüne kabul edilmiştir. Frida Kahlo okulun hazırlık sınıfına kabul edilen ilk kız öğrenci olmuştur.
Her şey tam rayına giriyor diye düşündüğü anda talihsiz bir kaza geçirmiştir. 17 Eylül 1925 tarihinde 18 yaşında iken binmiş olduğu otobüs ile tramway çarpışmıştır. Bu kazanın ardından, sağ bacağı tam 11 yerinden kırılmış, tamamen ezilmiş, sol omzu çıkmış ve leğen kemiği de 3 yerden kırılmıştır. Ayrıca çelik bir çubuk karnının solundan girmiş, cinsel organından çıkmıştır. Yakınları, ailesi artık hayatından endişe duyar hale gelmiştir ancak bir mucize gerçekleşmiş ve bir ay gibi kısa bir sürede taburcu olarak hayata tutunmayı başarmıştır. Hastanede yattığı süre boyunca tam 32 ameliyat geçirmiş ancak sakat olan sol bacağı kesilmek zorunda kalmıştır.
Resim ile tanışması;
Kazanın ardından ailesi Kahlo için seferber olmuştur. Annesi elinden geldiğince kızı ile evde ilgilenmeye çalışmıştır. Babası ise sürekli kızının tedavi masraflarını karşılayabilmek için çalışmış, bir süre sonra kazancı yetersiz gelmeye ve tedavi masraflarını karşılayamamaya başlamıştır. Kahlo’nun babası da fotoğrafçı olarak çalışmakta idi. Artık evdeki eski eşyaları satmaya başlamış sadece tutku ile bağlı olduğu piyanosu ve kitapları kalmıştır. Elleri ile kızına tahta bir karyola yapmış, tavana ise bir ayna asmıştır. Kahlo’da ilk olarak tavandaki tanıyamadığı kendisini resmetmeye başlamıştır.
Tüm yaşadığı acı dolu günlere ve süren ağrılarına rağmen hayata tutunmak zorunda olan Kahlo, ailesinin de teşvik etmesi sonucu resim yapmaya başlayarak acılarını dindirmeye çalışmıştır. O süreçte bir çok otoportre resmeden Kahlo’nun ilk portresi ise, ilk aşkı olan Alejandro olmuştur. 1927’de yavaş yavaş yürümeye başlamış artık iyileşme süreci tamamlanmıştır. Kısa sürede politika çevreleri ile iyi ilişkiler kuran Kahlo 1929 yılında ise Meksika Komünist Partisi’ne üye olmuştur.
İlk evliliği;
Resim çalışmalarını artık gündelik yaşantısında sürdürmeye devam eden Kahlo en çok eserlerini takip ettiği Diego Rivera ile tanışmak istiyordu. Rivera’nın resimleri ile ilgili düşüncelerini sürekli merak etmiş en sonunda onunla tanışma fırsatı yakalamıştır. İlk yüz yüze geldiğinde ise Rivera’ya aşık olmuş iki ressam 21 Ağustos 1929 tarihinde evlenmişlerdir. Koyu bir komünist aileye sahip olması sebebi ile Diego ile ailesi evlenmesine razı gelmemiştir. Ancak yine de kızları istediği için bu evliliğe rıza göstermişlerdir. Düğününe yakınlarından babası dışında kimse katılmamıştır.
Evlendikten bir sene sonra eşi ile birlikte Amerika’ya gitmiş, eşinin almış olduğu siparişleri tamamlayana kadar orada kalma kararı almıştır. İlk sene hamile kalmış ancak bebeğini aldırmıştır. Daha sonra evliliği süresince iki kez düşük yapmış, evlilik hayatı da bozulmaya başlamış ardından, 1939 yılında boşanmıştır. Ancak ayrılık fazla sürmemiş, tekrar 1 yıl sonra Rivera ile geri evlenmiştir. O dönemde New York’ta bir sergi açmış ve resimlerinin yarısını sergiye dahil etmiştir. Edward. G Robinsen Kahlo’ya ait 4 tablo satın almış kısa sürede bu sergi ile uluslararası üne sahip olmuştur. 1939’da bir sergi’de Paris’te açmış, Picasso ve Kandinsky gibi ünlü isimlerin katıldığı sergi’de, Louvre Müzesi tarafından Çerçeve isim tablosu satın alınmıştır.
Evliliği boyunca başka erkeklerle de birlikte olduğu belirtilen Frida özellikle Rus devriminin önde gelen isimlerinden olan Lev Troçki ile birlikteliğiyle gündeme gelmiştir. Troçki’nin eşinin bu ilişkiyi öğrenmesi sonucu birlikteliklerini sonlandırmıştır. Ardından eşinin yanına dönmüştür. Çocuğuda olmadığı için üzülmekte idi. Bu nedenle evcil hayvanlar beslemiş ve onları resmetmiştir.
1941’de Ben ve Papağanlarım ve 1953’te Maymunlarla Otoportre isimli çalışmalarının altına imzasını atmıştır. Aynı sene La Esmeralda isimli sanat okulunda öğretim üyesi olmuş, ülkesi Meksika’da ilk kişisel sergisini 1953’te açmıştır. Sergiyi açtığı sene sağ bacağı kesilmiş, akciğer ambolisi sebebi ile 13 Temmuz 1954 tarihinde 47 yaşında iken hayata gözlerini yummuştur. En son yapmış olduğu çalışması ise Yaşasın Hayat ismini verdiği natürmort (hareketsiz ya da cansız varlıklar olan resim) olmuştur.
Bazı resimleri, eserleri
İki Frida, Kırık Sütun, Frieda ve Diego Rivera, Yaralı Geyik, Diken Kolye ve Sinek Kuşu ile Otoportre, Maymunlu Otoportre, Henry Ford Hastanesi, Umut Olmadan, Tehuana Olarak Otoportre, My Birth, What the Water Gave Me, Kesilmiş Saçlı Otoportre. Birkaç Küçük Kesik, Dorothy Hale’in İntiharı, The Love Embrace of the Earth, Viva la Vida Watermelons, Hemşirem ve Ben, Elbisem Bu Askıda Asılı, Yaralı Masa, Kadife Elbiseli Otoportre, My Grandparents, My Parents and Me, Fulang-Chang and I, Alejandro, Zaman Uçar, Weeping Coconuts.
