Hakan Günday

Hakan Günday hakkında her şey. Aslen nereli? kaç yaşında? evli mi? kimdir? Kitapları, kısaca hayatı ve biyografi bilgileri.

1976 yılının Mayıs ayında Yunanistan Rodos’ta dünyaya gelmiş, İkizler burcudur. Baba tarafından aslen Rize Çamlıhemşin’lidir. Dedesi eski milletvekillerinden olan Faik Günday’dır. Ahmet Hamdi Tanpınar, Céline, Elias Canetti, Herman Hesse, Harry Mulisch, Yahya Kemal Beyatlı ve Rıfat Ilgaz kitapları ile büyümüştür.

İlköğretim eğitimini Brüksel’te tamamlamış, ardından Ankara’da Tevfik Fikret Lisesi ve Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Mütercim Tercümanlık Bölümüne kayıt olmuştur. Ardından Libre de Bruxelles Siyasal Bilgilere, oradan da Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesine geçiş yaparak mezun olmuştur. Yazarlık öncesinde yaşantısını Antalya’da sürdürdüğü dönemde bir mücevhercide tezgahtarlık yaptığını belirtmiştir.

26 Kasım 2014 tarihinde Fransa Paris’te düzenlenmiş olan törende 2014 yılı Türk-Fransız Edebiyat Ödülünü almıştır. Yeraltına meyyal dili, insanı yorumlama biçimi ve kışkırtıcı cümleleri ile kendine has bir üsluba sahip olan edebiyat yazarıdır.

Hakan Günday kitapları;

Zargana, Kinyas ve Kayra, Piç, Malafa, Azil, Ziyan, Az ve Daha isimli kitaplara imzasını atan Hakan Günday günümüzde İstanbul Dot’da tiyatro oyun yazarı olarak görevini sürdürmektedir. İlk tiyatro oyunu Malafa 17. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında gösterime girmiştir.

Hakan Günday ‘a ait bazı sözler, kitaplarından alıntılar.

Savaşlar, ihanetler ve yalanlar insana aitti. Ve pişmanlık ya da komşunun hayatını eleştirmek, iyi olmaya yetmiyordu. Hiçbir şey iyi olmak için yeterli değildi. Çünkü dünya ve insan eti, iyilikten yoksundur.

Madem ölmedik, yaşayalım o zaman…

Gece ya da gündüz. İkisini birlikte yaşadığı için mutsuzdu insan. Kaldıramıyordu aynı hayatın içinde hem geceyi hem gündüzü. Onun için uyku vardı belki de. Ve onun için bu kadar mutsuzdu belki de uyuyamayan insanlar.

Mucizeler bitti. Doğmak yeterince mucizevi. Başka bir tane daha beklemek aptalca. Ölmek de ikincisi. Bunların arasında da hiçbir şey yok. Kimse beklemesin.

Sayın seyirciler, bugün elimize geçen bir habere göre, Dünya olarak bilinen bir gezegende insanlar doğdu, yaşadı ve öldü. Şimdi, sıradaki haberimize geçiyoruz.

Dişlerimiz olduğu için ısırıyoruz.. Bu yüzden bu kadar vahşiyiz. Gözlerimiz olduğu için hayran kalıyoruz. Bu yüzden bu kadar aşığız.

Cevap Yaz

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen adınızı buraya giriniz